Sultan II. Bayezid (s.1481-1512) Amasya'daki şehzadeliği sırasında Şeyh Hamdullah'tan hüsnühat dersleri almış, tahta çıktıktan sonra hattat İstanbul'a gelmiş ve Saray'da hat hocalığı yapmıştır. Şeyh Hamdullah'ın kıta ve meşkleri özenle bir araya getirilerek murakkalar içinde korunmuştur. Şeyh Hamdullah, bu murakkayı oluşturan, kimi bir satır sülüs, beş satır nesih ve bir satır sülüs halinde, kimi bir satır sülüs ve mailen yedi satır nesih halinde, kimi ise bir satır sülüs ve yedi satır nesih halindeki kıt'alara Hz.Muhammed'in ilmin fazileti, aklın olgunluğu, kibirin ve böbürlenmenin kötülüğü, sükûnet ve vakarın erdemi, alın terinin önemi, namazın sünneti konularındaki hadislerini yazmıştır.Illuminations: Şeyh'in yazdığı tek yaprak halindeki yazılar, 18. yüzyılda renkli ve ebrulu kâğıtlar ile vassalelenmiş ve tezhiplenmiştir.Measurements: 30 x 21,7 cmScript: Sülüs; Nesih
Amasyalı Şeyh Hamdullah, hüsnühattı Hayreddin Mar'aşî'den (ö. 1471) öğrenmiştir. Şehzadeliğinde meşk dersi verdiği Sultan II. Bayezid'in (s.1481-1512) tahta çıkması üzerine, onun isteğiyle İstanbul'a gelmiş ve sarayın hat hocası olmuştur. Şeyh'in tek sayfa yazıları ve kıt'aları, yazıldıkları dönemden itibaren murakkaalar içinde özenle korunmuştur. Bu körüklü murakkaanın üç kıtası bir satır sülüs ve üç satır nesih, son kıtası bir satır sülüs ve dört satır nesih düzenindedir. Şeyh Hamdullah, dört kıt'asına, Hz. Muhammed'in ahiret, iyilik ve kötülük ile ilgili hadislerini yazmıştır.Illuminations: Kıt'alar, ebrulu kâğıtlar ile vassalelenmiştir.Measurements: 21,6 x 14,6 cmScript: Sülüs; Nesih
Hafız Osman, önce Derviş Ali (ö. 1673), daha sonra Suyolcuzade Mustafa Eyyubî'den (ö. 1686) hüsnühat eğitimi almıştır. Şeyh Hamdullah'ın (ö.1520) üslubunu benimseyen Hafız Osman, Sultan II. Mustafa'ya (h. 1695-1703) ve şehzadeliğinde Sultan III. Ahmed'e (h. 1703-30) meşk hocalığı yapmıştır. Hafız Osman bu murakkaasını oluşturan altmış altı kıt'aya, Muhammed bin Said el-Busiri'nin Arapça yazdığı (ö.1296?) Kasidetü'l-Bürde adlı, Hz. Muhammed'i öven şiirinden beyitler yazmıştır. Bir sülüs, bir nesih ve bir sülüs satır düzeninde olan kıt’aların sonuncusu bir satır sülüs, iki satır nesih ve bir satır sülüs düzenindedir.Binding: Özgün halinde kitap formunda olan kıt'alar, 1999 yılında körüklü murakkaa formuna getirilmiştir, murakkaanın cildi yeniden yapılmıştır.Illuminations: Kıt'alar, renkli, düz ve ebrulu kâğıtlar ile vassalelenmiştir. Duraklar ve cetveller altınlıdır. İlk kıt'adaki besmele oku, mavi çiçekli altınlı dallar ile bezenmiştir. Kimi kıt'alar, altınlı saz yaprakları ile süslenmiş, koltukları sade bırakılmıştır.Measurements: 21,3 x 15 cmScript: Sülüs; Nesih
11 satırlı mushaf sayfası olup Nahl suresi 80 ile 92. ayetler arası yazılıdır. Sayfanın her iki yüzünün alt ve üstünde ince birer kütük şeklinde tezhip yapılmıştır. Duraklardaki tezhipler altındır.Measurements: 15.5 x 23.5 cm
18. yüzyılın ikinci yarısında Saray’da hüsnü hat hocası olan hattat Mehmed Esad’ın talik yazı öğrenen genç hattat adayları için hazırladığı kıt’aları ve murakkaaları günümüze ulaşmıştır. Bu murakka da, talik yazı öğretimi için hazırlanmış, harfleri ve harf birleşmelerini gösteren müfredat meşkidir. Böylece talik hat meşk eden genç hattat adayı, artık bir sonraki adım olan mürekkebat meşkine geçecektir. Meşk kıt’alarında ve murakkalarında, hoca hattatlar kasıtlı olarak sulu bir mürekkeple yazar, böylece öğrencisinin kamış kalemin ve mürekkebin hareketlerini görmesini sağlar. Satır aralarına da adet olduğu üzere sa’y - çalış anlamına gelen paraflar atılır.Illuminations: Krem renkli yazı kâğıtları, mavi renkli kalın kâğıtlarla vassalelenmiştir.Measurements: 31,5 x 21 cmScript: Talik
Yedikuleli lakabıyla tanınan, bazı ketebelerinde “İmam adıyla maruf” ibaresini kullanan Seyyid Abdullah, “aklam-ı sitte”yi dönemin en meşhur hattatı Hafız Osman’dan (ö. 1698) öğrenmiştir.1 Sultan III. Ahmed’i (h. 1703-30) hat konusunda eğitmiş, sarayın hüsn-ü hat hocalığına getirilmiştir. Aralarında Eğrikapılı Mehmed Rasim (ö. 1756) ve Şekerzade Mehmed’in (ö. 1753) de bulunduğu öğrenciler yetiştirmiştir.
Hattat, bu murakkaasını oluşturan kıt’alara, Kasidetü’l- Bürde adlı şiirden 69 beyit yazmıştır.Measurements: 16,7 x 29 cmScript: Sülüs
Murakkada, Eğrikapılı Mehmed Rasim olarak ün kazanmış, önce Galata Sarayı’na, daha sonra Topkapı Sarayı’na meşk hocası olmuş, hattat Mehmed’in yazdığı sekiz kıt’a yer alır. Hattat bir satır sülüs, altında beş satır nesih düzenindeki kıt’alarına Hz. Muhammed’den rivayet edilen hadisleri yazmıştır.Measurements: 24,3 x 17,2 cmScript: Sülüs; Nesih
Hattat Mehmed Esad, solak manasına gelen yesari lakabı ile anılmıştır. Osmanlı ta'lik üslubunu oluşturduğu kabul edilir. Sultan III. Mustafa (s. 1757-74) döneminden itibaren Saray'da hüsnühat hat hocası olan hattat, Sultan III. Selim'in de (s. 1789-1807) desteğini kazanmıştır. Oğlu Yesarizade Mustafa İzzet (ö. 1849) ve Arabzade Sadullah (ö.1843) onun öğrencilerindendir. Bu murakka da, ta'lik yazı öğretimi için hazırlanmış, harf birleşmelerini gösteren müfredat meşkidir. Meşkin sonuna hattat "Mademki müfretlerden (yalın harfler) kurtuldun, mürekkebler (bitişik harfler) meşkinin vakti geldi" anlamına gelen Farsça beyitler yazmıştır. Kasıtlı olarak sulu bir mürekkeple yazarak, öğrencisinin kamış kalemin ve mürekkebin hareketlerini görmesini sağlayan hattat, satır aralarına da adet olduğu üzere sa'y - çalış anlamına gelen parafları atmayı ihmal etmemiştir.Binding: Yekşah tarzında kırmızı ve siyah ciltIlluminations: Krem renkli yazı kâğıtları, mavi ve pembe tonlarında renkli kalın kâğıtlarla vassalelenmiştir.Measurements: 35 x 22 cm; 12 kıt'aScript: Talik
Sakız Adası'nda doğan hattat Abdülfettah, Serasker Hüsrev Paşa'nın (ö. 1855) himayesinde İstanbul'da eğitim görmüş ve önemli devlet görevlerinde bulunmuştur. Bilindiği kadarıyla Sultan Abdülmecid'in (h. 1839-1861) himaye ettiği hattat İstanbul, Bursa, Edirne, Şam ve Girit'in önemli mimari yapıları için celi yazılar yazmıştır. Bu levhasında, Ah, Ya Muhammed ibaresini yazmış, ibarenin solundaki boşluğa "Allah’ın salât ve selâmı üzerine olsun" anlamına gelen sallallâhu aleyhi vesellem istifini yerleştirmiştir.Measurements: 61.5 x 78.3 cmScript: Celi sülüs
Tekkelerde tarikat pirinin adının yazıldığı sanatlı levhaların duvara asılması bir gelenekti. Bu geleneğe uyan hattat Rakım, kenarlarından püsküller sarkan, kıvrımlı ayakları saz yapraklarıyla süslü dikdörtgen bir sehpanın üzerine yerleştirilmiş Mevlevi sikkesinin içine, "Dost, Yâ Hazret-i Mevlana Muhammed Celaleddin-i Rumî" ibaresini istiflemiştir. Sehpanın üzerine, Kaddese'llâhu sirrahu'l-'âlî (Allah onun yüce sırrını mukaddes kılsın) ibaresini yazmıştır.Illuminations: Sehpanın üzerindeki bu ibarelerin satır araları tezhiplidir (beyne's-sütur). Levhanın krem rengi zemininin üzerine fırçayla altınlı, çiçekli dallar; Mevlevi sikkesinin iki yanına ise pembe çiçekli,m yeşil saz yapraklı uzunca dallar resmedilmiştir. Mevlevi sikkesinin üstünde, bir perdeye ait olduğu anlaşılan püsküller sarkmaktadır. Köşelerde kıvrımlı köşebentler vardır. Altın cetveller ve koyu kırmızı ince pervazın dışındaki kalınca mavi pervaz halkârî süslemelidir. Siyah dış pervaz ise birbirine dolanmış altınlı saz yaprakları ve boru çiçekleri, köşelerde rozetlerle bezenmiştir.Measurements: 53 x 45 cmScript: Celi sülüs
Murakkada, düz, âharlı ve ebrulu, renkli kâğıtlar üzerine talik harflerin ve hecelerin alıştırmasından oluşan müfredat meşki (1-12. kıt’alar) ile besmelenin fazileti, Allah'ın büyüklüğü ve gücü, Hz. Muhammed'in vasıfları hakkındaki kısa metinlerden oluşan mürekkebat meşki (13-17. kıt’alar) yer alır. Eserin 13. ve 14. kıt’alarında Hakanî Mehmed Bey'in (ö. 1606) 1007/1598 yılında yazdığı, 716 beyitlik Türkçe Hilye-i Hakanî'den beyitler de vardır.Illuminations: Murakkaanın son yaprağında (y. 10a), "Kadri" damgalı kâğıt üzerine 19. yüzyıl üslubunda, içinde çiçekleriyle büyükçe bir vazo resmedilmiştir.Measurements: 33 x 21,4 cm; 17 kıt'aScript: Talik
Sultan II. Mahmud, I. Abdülhamid'in (h. 1774-1789) oğludur, amcası III. Selim'in (h. 1789-1807) himayesinde yetişmiştir. Şehzadeliğinde Kebecizade Mehmed Vasfi Efendi'den (ö. 1831) sülüs ve nesih yazılarını meşk ederek 1807'de icazet almıştır. Tahta çıktıktan sonra dönemin meşhur hattatı Mustafa Rakım'dan (ö. 1826) celi sülüs dersleri almaya başlamıştır. Hocası Mustafa Rakım'ın üslubunda yazdığı celi sülüs levhalar, üstat hattatın tashihinden de geçmiş olmalıdır. "Başarım ancak Allah'tandır" anlamına gelen "ve mâ tevfîkî illâ billâh" ayetindeki (Hud: 88) harflerin idealleştirilmiş ölçüleri ve kompozisyon dengesi, Mustafa Rakım üslubunun Sultan II. Mahmud üzerindeki etkisini yansıtmaktadır.Measurements: 53.7 x 86.6 cmScript: Celi sülüs
Sultan II. Mahmud, I. Abdülhamid’in (h. 1774-1789) oğludur, amcası III. Selim’in (h. 1789-1807) himayesinde yetişmiştir. Şehzadeliğinde Kebecizade Mehmed Vasfi Efendi’den (ö. 1831) sülüs ve nesih yazılarını meşk ederek 1807’de icazet almıştır. Tahta çıktıktan sonra dönemin meşhur hattatı Mustafa Rakım’dan (ö. 1826) celi sülüs dersleri almaya başlamıştır. Hocası Mustafa Rakım’ın üslubunda yazdığı celi sülüs levhalar veya taşa aktarılan yazıları, üstat hattatın tashihinden de geçmiş olmalıdır. Bu eserlerden biri, sergide yer alan siyah zemin üzerine zer-endûd levhadır. Sultan’ın yazdığı manzumenin ilk üç mısrası Türkçe, Zümer suresinden (39/73) ayetlerin geçtiği son mısra ise Arapça’dır:
Ol resûl-i müctebâ hem rahmeten li’l-âlemîn
Bende medfundur deyu eflâke fahr eyler zemîn
Ravzasın edüp ziyaret dedi Cebrîl-i emîn
“Hâzihî cennâtü adnin fedhulûhâ hâlidîn”
O, seçkin peygamberdir; aynı zamanda âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir
O peygamber kendisinde medfundur diyerek yeryüzü göklere karşı övünmektedir
Cebrail-i emîn Hz. Peygamber’in mübarek ravzasını ziyaret ettiğinde şöyle demiştir:
“Burası Adn cennetleridir. Ebedî olarak içinde kalmak üzere haydi girin oraya”
Harflerin idealleştirilmiş ölçüleri ve kompozisyon dengesi, Mustafa Rakım üslubunun Sultan II. Mahmud üzerindeki etkisini yansıtmaktadır.Illuminations: Satırların araları, altın ile yapılmış, çiçekli ve yapraklı, uzunca dallarla tezhiplenmiştir.Measurements: 54,6 x 48,7 cmScript: Celi sülüs
Sakız Adası’nda doğan hattat Abdülfettah, Serasker Hüsrev Paşa’nın (ö. 1855) himayesinde İstanbul’da eğitim görmüş ve önemli devlet görevlerinde bulunmuştur. Bilindiği kadarıyla Sultan Abdülmecid’in (h. 1839-1861) desteklediği hattat İstanbul, Bursa, Edirne, Şam ve Girit’in önemli mimari yapıları için celi yazılar yazmıştır. Sultan Abdülmecid tarafından, Mehmed Şefik (ö. 1880) ile birlikte, 1854’deki depremde zarar gören Bursa Ulu Cami’nin kitabelerinin onarımı için de görevlendirilmiştir. Bu levhasında, Araf suresinden bir ayet (7/54) yazmıştır: Ve’ş-şemse ve’l-kamera ve’n-nücûme müsehharâtin biemrihi elâ lehü’l-halku ve’l-emrü tebârekallâhu rabbü’l-âlemîn.(“Güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah'tır. Dikkat edin, yaratmak da, emretmek de yalnız O'na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın şanı yücedir.”).Measurements: 32,5 x 83,4 cmScript: Celi sülüs
Bazı hattatlar bir ibareyi farklı hat üsluplarında, sağdan ve soldan okunacak şekilde simetrik, bir aynadan yansıyor gibi, biri diğerinin tersi olacak şekilde yazarak hüsnühat örnekleri hazırlamışlardır. Müsenna veya aynalı yazı diye anılan bu tarzda, çeşitli boylarda kâğıt veya cam üzerine, renk renk boyalarla kutsal isimler, veciz sözler, ayetler yazılmış ve çeşit çeşit çiçekle süslenmiştir. Buradaki örnek kâğıt üzerine siyah mürekkeple çalışılmıştır. Levhanın üst kısmında tam ortada, içinde Maşallah ibaresi yazılı armudi bir madalyon asılıdır. Madalyonun hemen altında aynalı olarak celi hatla Muhammed ismi yer alır. İsmi oluşturan harflerin içinde gubari hatla Âyetü'l-Kürsî (Bakara: 255) tekrarlanmaktadır. Levhanın ortasına celi sülüsle aynalı olarak "Ali" yazılmış, bu ismi oluşturan harflerin içine gubari hatla sağda ve solda Fetih, Nebe, Burûc, Târık, Fil, Kureyş, Mâûn, Nasr, Yâsin sureleri ile Sâffât suresinden ayetler yazılmıştır. Altta, baklava biçiminde tasarlanmış, sağlı sollu üst üste duran her iki nokta işaretinin içine Âyetü'l-Kürsî yazılmış, "ayn" harfinin içine de bir buket yerleştirilmiştir. Levhanın sağında ve solunda Allah'ın isimlerinden "Ya Mennan", "Ya Deyyan", "Ya Burhan" aynalı olarak, adeta bir insan yüzü izlenimi verecek tarzda tasarlanmıştır. Celi "lâm" harflerinin arasına ise yine Allah'ın isimlerinden "Ya Hannan", "Ya Sübhan" aynalı tarzda yazılarak diğer üç ibare gibi düzenlenmiştir. Levhanın alt kısmına Hac suresi 27. ayetin son kısmı min külli feccin amîk (uzak yollardan) sözü aynalı yazılmış, harflerin içi ve üzeri dal ve çiçeklerle süslenmiştir.Measurements: 80 x 59 cmScript: Gubari; Sülüs; Nesih; Thuluth; Naskhī
Son dönem Osmanlı hattatlarından İsmail Hakkı Altunbezer, Sanayi-i Nefise'nin resim bölümünden mezun olmuştur. Divan-ı Humayun kaleminde çalışırken Sami Efendi'den (ö. 1912) divani, celi divani, celi sülüs yazılarını ve tuğra çekmesini öğrenerek Babıâli'de birinci tuğrakeş mertebesine yükselmiştir. Divan-ı Humayun'dan çıkan belgelerdeki tuğraları çeken İsmail Hakkı Altunbezer, bu belgelerin divani ve celi divani yazılarını da yazmıştır. Medresetü'l-Hattatin'de tuğra ve celi sülüs dersleri vermiş, 1928 Harf Devrimi'nin ardından tezhip dersleri vermeye başlamıştır. Nitekim soyadı kanunu ile aldığı Altunbezer soyadı da, onun müzehhiplik yanına gönderme yapmaktadır. Müsenna levhalarda, tam ortadan geçen hayali bir dikey çizginin ayırdığı sol taraf, sağ tarafın yansımasıdır. Ayna etkisi yaratan bu levhalarda hattatlar genellikle sağ tarafa istifli kompozisyonu yerleştirir ve sol tarafa da bu kompozisyonun yansımasını resmederler. Altunbezer'in yazdığı kalıptan zer-endûd hazırlanmış olan bu müsenna levhada, Kuran'da birkaç surede geçen Ve huva bi kulli şey'in alîm (O, her şeyi hakkıyla bilendir) ayeti yazılıdır (Nisa: 32, Nur: 64, Hucurat: 16, Ankebut: 62).Illuminations: Kompozisyonun içine yerleştirildiği madalyonun çevresini dolanan şeridin içi sarmal rumili dallarla, dışı ise rumili ve çiçekli kıvrımlarla tezhiplidir. Levhanın tezhipleri de hattatın elinden çıkmış olmalıdır.Measurements: 70 x 70 cmScript: Celi sülüs
Murakka, seçilmiş metinlerin yazı alıştırmasının yapıldığı bir mürekkebat meşkidir. Kâğıtlar açık yeşil ve pembe tonlarda ebrulu; turuncu, yeşil, sarı kâğıtlarla vassalelidir. Bu renkli kâğıtlar ile yazı alanlarını birleştiren ince altın cetvellerin ortasında renkli ebrulardan kalın bir pervaz vardır. Meşk murakkalarında âdet olduğu üzere herhangi bir bezeme yapılmamıştır. Harfler kırmızı noktalarla ölçülendirilmiştir. Satır aralarında, üsluplaştırılmış sa'y (çalış) işaretleri bulunmaktadır. Hattat, diğer talik hattatlarının da meşk murakkalarında yaptığı gibi, kasıtlı olarak sulu bir mürekkeple yazarak öğrencilerinin kamış kalemin ve mürekkebin hareketlerini görmesini sağlamıştır.Binding: Murakkanın, eski bir kalıp kullanılarak yapılan cildi 20. yüzyılın ilk yarısına tarihlenebilir. Cildin iç kapakları Mustafa Düzgünman'ın (ö. 1990) yaptığı kırmızı gelincik buketli ebru kâğıtlarla kaplıdır.Measurements: 31,6 x 23,2 cm; 24 kıt'aScript: Talik