Sultan II. Mustafa tuğralıdır. İstanbul’da yazılmış olan ferman, “Şah Mustafa bin Mehmed Han el-muzaffer daima” diye okunan Sultan II. Mustafa tuğrasını taşımaktadır. Belgeye göre, İstanbul’un Üsküdar semtindeki Aziz Mahmud Hüdai tekkesinin yakınında bulunan ve vaktiyle vakfedilmiş olan fırın, küçük ve değirmensiz olduğundan artık rağbet görmemektedir, dolayısıyla geliri azalmıştır. Fırına rağbetin artmasının sağlanması ve fırının idaresinin tekkenin şeyhi Abdülhay Efendi’ye (ö. 1705) verilmesi emredilmektedir.Illuminations: Altınla çekilmiş tuğra tezhiplidir. Tuğranın sol üst tarafına, âdet olduğu üzere sultanın kendi el yazısıyla “Hatt-ı Hümayun” cümlesi, “Gereği yapılsın” anlamına gelen “Mucibince amel oluna” yazılmış ve etrafına unvan tezhibi yapılmıştır.Measurements: 56,6 x 30,2 cm; 10 satırScript: Divani; Dīwānī
Sultan II. Ahmed tuğralıdır. Halep kadısına hitaben yazılmış olan fermana göre, Halep'in gayrimüslim halkı İstanbul'a arzuhal yazarak üzerlerine düşen tüm vergileri görevli memura verdikleri halde kendilerinden başka isimlerle vergiler alınmaya devam edilmesinden şikâyet edip bu durumun engellenmesini istemektedir. Kayıtlar incelendiğinde halkın şikâyetleri yerinde bulunmuş, buradaki fermanla kendilerinden kanunlara aykırı olarak hiçbir verginin toplanmaması emredilmiştir. Belgenin metninin satırları siyah mürekkeple yazılmıştır.Illuminations: Satırların üzerlerine belirli aralıklarla zer-nişan denen altın noktalar yerleştirilmiştir. Altınlı tuğranın üzerindeki, yukarı doğru daralan bezeme alanının içi altın ve lacivert kıvrımlı dallarla bezelidir. Tuğranın üstüne, âdet olduğu üzere sultanın kendi el yazısıyla “Hatt-ı Hümayun” cümlesi “Mucibince amel oluna” yazılmış ve etrafına unvan tezhibi yapılmıştır.Measurements: 72,7 x 31,2 cm; 15 satırScript: Divani